29 Ocak 2015 Perşembe

EKŞİLİ KÖFTE

Malzemeler: 500 gr dana kıyma
                     2 çorba kaşığı pirinç
                     1/2 demet ince kıyılmış maydanoz
                     1 adet ince kıyılmış kuru soğan
                     1 çorba kaşığı sıvı yağ
                     1 çay kaşığı tuz
                     1 çay kaşığı karabiber
                     2 orta boy kabuğu soyulup elma şeklinde dilimlenmiş patates
                     1 yumurtanın sarısı
                     1/2 limonun suyu
                     2 tepeleme çorba kaşığı un
Yapılışı: Bir kasede kıyma, yıkanmış pirinç, maydanoz, soğan, tuz ve karabiberi yoğurup köfte hamurunu yapın. Ceviz büyüklüğünde parçalara ayırıp, yuvarlayın. Unlanmış tepsiye dizin ve sallayarak hepsini unlayın. Ocağın orta gözünde, bir tencereye 4 su bardağı su koyup kaynatın. Kaynadığında bir tutam tuz atın. Ocağın ateşini kısıp ardından unlanmış köfteleri birer birer kaynayan suya atın. 5 dakika pişsin. Patatesleri de ekleyin. 15 dakika daha pişirin. Pirinçlerin köftelerde uzadığını gördüğünüzde yani 20 dakikanın sonunda köfteleriniz pişmiştir. Bir kasede limon suyunu ve yumurta sarısını çırpın ve kaynayan köftelerin üzerine azar azar ekleyin. Bir taşım daha kaynatıp tencereyi ateşten alın. Sıcak servis edin. Afiyet olsun.
  

TURUNÇ REÇELİ


Bütün bir yıl turunçların ağaçlarda olgunlaşmasını beklemek ve bu reçeli düşlemek...Turunç reçeli ile keklerinizi ve tatlılarınızı süsleyebilir, çikolatalı fondüye batırıp yiyebilirsiniz. Mükemmel bir reçel.
Malzemeler: 10 adet turuncun kabuğu
                     1,5 kg tozşeker
                     1 limonun suyu
Yapılışı: Turunçları yıkayıp dış kabuklarını hafifçe ince rendeleyip parlaklığını giderin. İkiye bölüp içlerini temizleyin. Turunç kabuklarını aşağıda resimde gördüğünüz gibi beyaz kısımlarını da temizleyip üçgen şeklinde kesin. Sarı kısımları dışa gelecek şekilde kıvırıp kürdan batırın veya iğneyle ipe dizin. Kabukların sarılması bitince 1 gün kuru olarak bekletin.


 Ertesi gün bol suyla ateşe koyun. Aynı anda diğer yanda bir başka tencereye de aynı miktarda su koyup kaynamaya bırakın. Kabuklar oldukları tencerede 15 dakika kaynayınca bir kevgirle kabukları diğer kaynayan tencereye aktarın. Bu şekilde kaynayan sulara aktararak her bir tencerede 15 dakika olarak 4 kez aktarma yapın. Böylece kabukların acı suyu tamamen çıkmış olur. Sonra kabukları bir süzgece alın. Bu arada bir tencereye 1,5 kg tozşekeri ve üzerine de 6 su bardağı suyu ekleyin. Kabukları içine atın. Reçel kıvamına gelinceye kadar orta ateşte kaynatın. Kıvamına geldiğini şuruptan bir tabağa bir kaç damla alıp soğuyunca damlaların dağılmamasından anlayabilirsiniz. Reçel pişerken kesinlikle kaşıkla karıştırmayın, şekerlenir. Kıvama gelince içine limonsuyunu ekleyip 3-4 taşım kaynamasını bekleyin. Reçelinizi kavanozlara sıcakken doldurun, soğuyunca kavanozların ağzını kapatın. Kullanacağınız zamana kadar serin bir yerde saklayın. Afiyet olsun.

Reçellerin şekerlenmemesi için herzaman;  kaynatırken, kavanoza boşaltırken kaşıkla  karıştırmamalısınız, ayrıca kavanoza boşaltırken de sıcak konmalıdır. Aksi takdirde şekerlenir.

28 Ocak 2015 Çarşamba

KIŞ MEYVALARI SALATASI

Meyva salatası her zaman yüz güldüren bir tatlıdır. Hazmı kolaylaştırır ve hem meyva hem de tatlı olarak servis olanağı sunar.
4-5 Kişilik
Malzemeler: 1 elma,1 armut,2 muz, 1 kivi, 2 portakal, 2-3 mandalina
                      5 çorba kaşığı bal
                      5 çorba kaşığı iri parçalı ceviz içi
Yapılışı: Önce çukur bir kaseye beyaz meyvalarınızı (elma, armut,muz gibi) küp küp doğrayın. Ardından portakal ve mandalinalarınızı ve kivinizi diğerlerinin üzerine doğrayın. Bir kaşıkla tüm doğradığınız meyvaları hafifçe karıştırın. Hemen servis kaselerinize paylaştırıp üzerlerine bal gezdirin. En üste de ceviz içini serpin. Meyva salatanızı bekletmeden servis yapın. Afiyet olsun.

                      
Bekleyen salatanın vitamin değeri düşer. Ayrıca portakal gibi turunçgiller doğrandığı için sularını salarlar.

ŞEHRİYELİ PİLAV

Pirinç pilavı 3 şekilde pişirilir:Islatarak, haşlayarak, kavurarak. Zaman içinde diğer pişirme şekillerini de paylaşacağım. Bu pilavı kavurarak pişirmeyi tercih ediyorum.
4 Kişilik:
Malzemeler:1,5 su bardağı pirinç
                     2 çorba kaşığı arpa veya tel şehriye
                     3 su bardağı sıcak et suyu
                     2 çorba kaşığı tereyağı
                     1 çay kaşığı tuz
Yapılışı: Pirinçleri tel süzgeçe alıp akan sıcak suyun altında iyice yıkayın. Bu yıkama pirinçten akan suyun duru olmasına kadar sürmelidir. Böylece pirincin üzerinde ki unu yıkanacaktır. Aksi takdirde pişerken taneler birbirine yapışır. Kenara süzgeçle süzülmeye pirinçleri bırakın.Ocağın en küçük gözünde kısık ateşe yayvan bir tencereyi oturtup tereyağını ekleyin. Tereyağı erirken arpa şehriyeyi ekleyip, sürekli karıştırarak şehriyelerin renginin hafif kahverengine dönmesini sağlayın. Bu arada tereyağının yanmamasına özen gösterin. Tencereye suyu süzülmüş pirinçleri ekleyin. Bu pilavın tane tane olmasını ve lezzetini sağlayan, pirinçlerin 5 dakika karıştırılarak kavrulmasıdır. Ardından sıcak et suyunu ve tuzu ekleyin. Pirinçlerin suyunu çekip piştiğini anlamanızın yolu kapağını açtığınızda pilavın üzerinde göz göz boşluklar görmekle veya da bir kaşıkla pilavı aralayıp tabanına bakmakla olur. Pişerken tencerenin kapağını sık açmayın, yaklaşık 15-20 dakika da pilavınız pişecektir. Pişince ateşi söndürün ve pilavla kapağı arasına temiz bir peçete gerin. Pilavınız 15 dakika demlensin. Ardından peçeteyi atın ve pilavınızı servis etmeden önce kevgirle alt üst edip hafifçe bir karıştırın. Karıştırdığınız kaşığı asla pilav tenceresinin kenarına vurarak silkelemeyin. Pirinç tanelerinin birbirine yapışmasına neden olursunuz. Afiyet olsun.
   Bu pilavı et yemeklerinin yanında garnitür olarak servis edebilirsiniz.
                    

DANA KUYRUKLU KURU FASULYE

Fasulye oldukça zengin besin değeri ile benim soframın vazgeçilmezidir. Protein, yağ, selüloz ve karbonhidrat içeriğinin yanısıra kalsiyum,fosfor, demir ve B vitaminlerini de içerir. Bu kadar zengin içeriğin hazmı da haliyle zor olur demeyin. Hazmını kolaylaştırmanın yolu; kuru fasulyeyi akşamdan ıslatın ve yemeğe kullanmadan önce hafif haşlayıp üzerinde biriken köpükleri atın. Kaynattığınız suyunu yemeğe kullanmayın, fasulyeleri süzgece alın. Suyu süzülen fasulyeleriniz artık kolayca hazmedeceğiniz yemeğiniz için hazırdır.
 4-5 Kişilik
Malzemeler: 1 dana kuyruğu (kasabınız tarafından dilimlenmiş)
                     2 su bardağı hafif haşlanmış kuru fasulye
                     1 adet küp doğranmış kuru soğan
                     2 adet verev kıyılmış kuru biber
                     2 çorba kaşığı sıvı yağ
                     1/2 çorba kaşığı domates salçası
                     1/2 çorba kaşığı biber salçası
                     4 su bardağı sıcak su
                     1 çay kaşığı tuz
                     1 çay kaşığı kırmızı pul biber
Yapılışı: Düdüklü tencereye sıvı yağı koyun ocağın orta gözünde kısık ateşe koyun. Doğranmış soğan ve kuru biberleri yağın içine atıp 1-2 kez karıştırın. Soğanları öldürmeyin. Üzerine hemen etleri atın. Su koymadan düdüklü tencerenizin kapağını kapatın. Kısık ateşte 15 dakika etler soğanla beraber pişsin. Tencerenin kapağını açın. Etler saldığı suyunu henüz çekmemişse biraz da yine kısık ateşte ağzı açık pişirin. Suyunu çekince salçaları ekleyin bir kaç kez karıştırın. Salçalar kum kum olunca 4 bardak sıcak suyu, kuru fasulyeyi, tuz ve pul biberi ekleyin. Tencerenin ağzı açık kuru fasulyeleriniz yumuşayıncaya kadar pişirin. Afiyet olsun.
Arpa şehriyeli pilav ve karışık turşu ile birlikte servis edilmesini öneririm.
                      

27 Ocak 2015 Salı

SEBZELİ BALIK ÇORBASI (KIRLANGIÇ BALIĞI ÇORBASI)

Kırlangıç balığı ile hazırladığım bu çorbayı denemenizi dilerim. Hem kolay hem de lezzetli bir balık çorbası tarifi. Levrek veya Çipura balığı tavada pişirdiğim gün, eğer balık artarsa, bir balığı da ertesi gün bu çorbayı pişirmek için kızartıp ayırıyorum. Bizim evde çok sevilen bir çorba umarım siz de beğenirsiniz. Tarifi denemeniz dileğiyle.
4-5 Kişilik
Malzemeler: 2 adet Kırlangıç balığı (levrek veya çipura balığı vb)
       2 yemek kaşığı un
       2 litre sıcak su
       3 diş sarımsak havanda dövülmüş
       2 yemek kaşığı zeytin yağı
       1 patates
       1 havuç
       1 kereviz
       1 kerevizin dal ve yaprakları (2-3 dal) ince kıyılmış
       1 çay kaşığı tuz

 Sos:1/2 limonun suyu
       1 yumurta sarısı
Üzerine: 1 yemek kaşığı kıyılmış maydanoz

Yapılışı: Bir tavaya 2-3 yemek kaşığı zeytin yağını koyup kızdırın. Ayıklanıp yıkanmış balığınızı unlayıp tavada kızgın yağda her iki yüzünü kızartın.

Tavadan alıp balığınızın kılçıklarını ayıklayın. Bir tencereye 2-3 yemek kaşığı zeytinyağını ekleyip, ocakta kısık ateşe yerleştirin. Sarımsakları, ayıklanmış balığı, tencereye ekleyin. Bir iki kez karıştırıp, unu ekleyin. Unu da bir kaç kez karıştırdıktan sonra, sıcak suyu yavaş yavaş ekleyin. Eklerken karıştırmaya devam edin, un topaklanmasın. Patates, havuç ve kerevizi mutfak robotuyla oldukça küçük parçalayın. Sebzelerin tümünü ve tuzu tencereye ekleyin. Yaklaşık 15 dakika kaynadıktan sonra yumurta sarısıyla çırpılmış limon suyunu tencereye yavaş yavaş karıştırarak ekleyin. Bir taşım kaynadıktan sonra tencereyi ateşten alın. Üzerine maydanoz serpin. Sıcak servis edin. Afiyet olsun.
            

KISIR


Kısır içerdiği yeşillikler ve bulgur nedeniyle hem çok besleyici hem de lezzetli. Haftada bir bulgura sofranızda mutlaka yer vermelisiniz. Yaz mevsiminde kısırın içine salatalık ve domates koyabiliriz. Ancak kışın da elde olan taze yeşilliklerle kısır yapılabilir. Ben camlı balkonumda saksıda maydanoz, yeşil soğan, bebek roka yetiştiriyorum. Onları kullanmak oldukça keyifli.
4 Kişilik
Malzemeler: 1,5 su bardağı köftelik bulgur
                     1,5 su bardağı sıcak su
                     6 çorba kaşığı zeytin yağı
                     1 çorba kaşığı domates salçası
                     1 çorba kaşığı biber salçası
                     1/2 limonun suyu
                     1 çay kaşığı tuz
                     1 çay kaşığı karabiber
                     1 çay kaşığı kırmızı pul biber
                     4-5 adet taze yeşil soğan ince kıyılmış
                     3 çorba kaşığı ince kıyılmış maydanoz
                     2 çorba kaşığı ince kıyılmış dereotu
                     2 çorba kaşığı ince kıyılmış bebek roka
                     2-3 yaprak kıvırcık marul
Yapılışı: Bulguru ağzı kapaklı bir kaba koyup üzerine kaynar suyu dökün ve kapağı kapatın. 10-15 dakika kadar ağzı kapalı kalsın, bulgur şişsin. Bir tavaya 2 çorba kaşığı zeytin yağı koyup kısık ateşte her 2 salçayı ekleyin. Karıştırarak salçaların tavada kum kum olmasını sağlayın. Kum kum olan salçaları ateşten alıp suyunu çekip şişen bulgurun üzerine ekleyip her ikini iyice karıştırın. Bulgur tamamen salçayla karıştıktan sonra ağzı açık soğuması için kenara alın.  Diğer yanda yeşilliklerinizi ince doğrayın. Soğuyan bulgura tuzu, karabiberi, pul biberi, limon suyunu ekleyin. Tekrar iyice karıştırın. Bulguru karıştırmayı elle yapmanızı öneririm. Böylece hem salçalar hem de bu eklediğiniz malzemeleri elinizle ovmadan yumuşak bir şekilde karıştırdığınızda bulgurunuz tane tane olur, birbirine yapışmaz. Ardından tüm yeşillikleri ekleyin. En son kalan 4 çorba kaşığı zeytin yağını üzerine gezdirin. Kışın kısırın yanında domates ezmesi sosunu veya kornişon-biber turşusunu öneririm. Afiyet olsun.
   

26 Ocak 2015 Pazartesi

CİBEZ SALATASI

   Üzerinde çiçek olmayan, çoğu körpe yaprak ve filizlerden oluşan cibez, birbirine yakın tarlalarda ki karnabaharla lahananın çapraz döllenmesiyle oluşuyor. Filizlenmiş karnabahara benzese de yaprakları daha sık ve körpe. Benim için cibezin pazara gelmesi demek bahar mevsiminin yaklaştığı anlamına geliyor.  Girit Türk mutfağının bir salatası olan cibez salatası balık ve kırmızı et ızgaralarının yanına çok yakışıyor.
   Malzemeler: 500 gr cibez
                        7 su bardağı su
                        1 tatlı kaşığı tuz
                        2 çorba kaşığı zeytinyağı
                        1/2 limonun suyu
   Yapılışı: Cibezlerin kök kısmına x şeklinde çizik atın. Sonrada otları 2 ye bölüp bol suyla yıkayın. Suyu tencerede kaynatın. Kaynayan suya tuzu atıp ardından cibezleri atın. Tencerenin ağzı açık yaklaşık 7-10 dakika kaynatın. Bir çatalı kök kısmına batırdığınızda hafifçe giriyorsa haşlanmış demektir. Sudan cibezleri süzgece alın. Soğuyunca servis tabağınıza alıp üzerine zeytin yağını gezdirin. Salatanın canlı yeşil rengini koruması için tencerenin ağzı açık kaynatılmalıdır. Ayrıca üzerine limon suyunu da yine aynı nedenle servis yapacağınız zaman dökmelisiniz. Afiyet olsun.

ISIRGAN OTLU TAVA BÖREĞİ

 Hızlı ve çıtır çıtır bir böreğe ihtiyaç duyduğunuzda imdadınıza yetişecek bir börek. Yaklaşık 15 dakikada sofranıza servis edebilirsiniz. Lezzeti nedeniyle tamamı iki kişi tarafından bitirilebilir.
 Malzemeler: 2 hazır yufka
 İç malzemesi: 1/2 demet ısırgan otu (ince doğranmış)
     50 gr lor peyniri
     1 çay kaşığı tuz
     1 çay kaşığı kırmızı pul biber
 Sos malzemesi: 1/4 su bardağı süt
     1/4 su bardağı zeytinyağı
     1 yemek kaşığı yoğurt
     2 yumurta

   Yapılışı: Sos malzemesini bir kasede çırpıp hazırlayın. Diğer bir kapta ise iç malzemesini hazırlayın. 28 cm çapında yanmaz bir tavayı ateşte kızdırın. Isınan tavaya bir kaç damla zeytin yağı gezdirip kenarlarından taşırarak birinci yufkayı yayın. Üzerine sosun 1/3 ünü dökün. Bunun üzerine 2.ci yufkayı kenarları yine tavanın dışına taşarak yayın. Bunun üzerine de sosun 1/3 ünü yayın. Sosun üzerine hazırladığınız iç malzemesini yayın. 2.ci yufkayı bohça yapar gibi resimde görüldüğü üzere kapatıp üzerine kalan sosu yayın. Tavanın kenarlarından sarkan 1.ci yufkanın kenarlarını da bunun üzerine aynı şekilde kapatıp, tavanızı kısık ateşte ocağa yerleştirin.
Yaklaşık 10 dakika sonra altını bir spatula ile kaldırıp kızarmasını kontrol edin. Eğer istediğiniz gibi kızarmış ise bir kapak aracılığı ile böreğin altını üste çevirin. Diğer yüzü de yaklaşık 5 dakikada kızaracaktır. Kızarmasını yine kontrol edip servis tepsinize alın. Tavaya sürdüğünüz yağ az gelmişse üzerine 1 çay kaşığı tereyağını 1 çatal aracılığı ile sürebilirsiniz. Sıcakken dilimleyip servis edin. Afiyet olsun.
         
             


25 Ocak 2015 Pazar

EVDE PASTIRMA YAPIMI

     Evde pastırma yapılabilmesi harika bir şey. Mükemmel bir tat. Hazır satılanlar gibi kuru değil, yumuşacık ve çok daha lezzetli. Pastırmayı seviyorsanız mutlaka evde kendinize bu ziyafeti çekmelisiniz. Ben bu tarifi Leyla Hanımdan öğrendim (http://eskimutfak.blogspot.com/) ve ilk O'nun evinde yaptığını yedim.Ertesi gün soluğu kasapta aldım. Sonuç mükemmel oldu. Benim kullandığım ölçülere göre:
    Malzemeler: 1 Kg dana antrikot (sinirlerini kasapta ayıklatın, evde zor oluyor)
                         2 Kg kaya tuzu
    Çemeni için malzemeler: 3 çorba kaşığı çemen otu unu (baharatçılardan bulabilirsiniz)
                         1/2 tatlı kaşığı karabiber
                         1/2 çorba kaşığı kimyon
                         5 çorba kaşığı kırmızı toz biber
                         1 baş sarımsak (havanda dövülmüş)
                         1 çay kaşığı tuz
                         1 tatlı kaşığı sıvı yağ
                         1,5 su bardağı su  
   Yapılışı: Altı delik bir kap edinin. Bu kabın altına kaya tuzu dökün. Üzerine eti yatırın. Yanlarını ve üzerini tuzla kaplayın. Kabı 45 derece açıyla dayayın. Altından etin suyu sızacak. Sızan suyu altından günlük temizleyin. Bu işlem 7 gün sürdü.

Sonunda altından etin suyunun tamamen bittiğinden emin olduğunuzda eti tuzdan çıkarıp muslukta akan suyun altında iyice yıkayın. Üzerinde tuz kalmasın. Ardından içi su dolu bir kaba eti koyup buz dolabında 1 gün bekletin. Eti buzdolabına kaldırırken tüm çemen malzemesini  çukur bir kapta karıştırıp hazırlayın.Ağzını kasenin kapatın. Hazırlanan çemen de buzdolabında 1 gün bekleyerek dinlenecek. Ertesi gün eti sudan çıkarıp iki mutfak tahtası arasına koyup üzerine ağırlık koyun. Preslensin. İçine çektiği suyu akıtsın. Leyla Hanım ağırlık olarak su dolu damacanayı kullandığı için ben de onu kullandım. Siz de yaklaşık 20 Kg civarında bir ağırlık üzerine koyun. Yaklaşık 4-5 saatin ardından etten su sızmaz oluyor. Sonrasında eti kuruması için 6 saat asın. Ardından buzdolabından çemeninizi çıkarıp etin her yerine sürün, tamamen kaplansın. 2-5 günde bu şekilde asılı bırakın. Üzerine sürülen çemen zaman içinde çatlıyor.
Kuruduğunda pastırmanız hazırdır. Buzdolabında yağlı kağıda sarılı olarak, bir buzdolabı poşeti içinde saklayın. Afiyet olsun.                                    
        

24 Ocak 2015 Cumartesi

FIRINDA OTLU OMLET

   İster sabah kahvaltınız için isterseniz de akşam yemeğine pişirin. Bir omlet ancak bu kadar lezzetli olur dedirtiyor. Hem ateşte hem de fırında kullanabileceğiniz bir tavanız varsa mutlaka deneyin.
   Malzemeler: 4 yumurta
                        100 gr labne peyniri
                        1 çay kaşığı tuz
                        1 çay kaşığı karabiber
                        1 adet kuru soğan
                        2 adet yeşil biber
                        150 gr karışık ot (ıspanak, ebegümeci, gelincik vb)
                        3 çorba kaşığı zeytinyağı
                        1 tatlı kaşığı tereyağı
                        2 çorba kaşığı kolot peynir rendesi (veya taze kaşar)

   Yapılışı: Yumurtaların sarısını ve beyazını ayrı kaselere ayırın. Yumurta beyazlarını köpürene kadar blenderla çırpın (yaklaşık 1-1,5 dakika). Köpürünce labne peynirini ekleyip tekrar çırpın. Karışıma yumurta sarılarını, tuz ve karabiberi ekleyip son kez çırpın. Diğer yanda ateşe tavanızı yerleştirin. Zeytinyağını koyun ve jülyen doğradığınız soğanlarınızı ve ardından da doğradığınız biberlerinizi tavada karıştırarak kavurun. Hafif pembeleştiğinde doğradığınız otlarınızı tavaya ekleyip bunları da kavurun. Yaklaşık 4-5 dakika kavurmak yeterli. Tavadan kavurduklarınızı bir kaseye aktarın.
Aynı tavanın kenarlarını tereyağı ile yağlayın, böylece yumurtalar kenarlara yapışmaz. Tabanı zaten zeytinyağlı idi. Tavaya bu kez yumurta karışımını dökün, ardından da kavurduğunuz ot karışımını döküp tavanın altını iyice kısın. Kenarlarından altına doğru kahverengilik görene kadar tavayı kısık ateşte pişirin. Kaverengilik oluştuğunda üzerine peynir rendesini serpip 210 derecede önceden ısıttığınız fırının üstten 2.ci rafında 10-15 dakika pişirin.
Üzeri kızarınca fırından çıkarıp sıcak servis edin. Afiyet olsun.

23 Ocak 2015 Cuma

PORTAKAL REÇELİ

Portakal reçelini reçel gibi düşünmüyorum. O, aslında enfes aromasıyla pek çok tatlının içine eklenerek lezzetine lezzet katıyor. Ayrıca bu tip sitrüs meyvelerden elde edilen reçel ve marmelatlar jölemsi yapıları ile tatlılarda çok  rahat kullanılıyor.

     Malzemeler: 6 adet portakal (1,5 kg)
                          1,5 litre su
                          1,5 kg şeker
                          1 limonun suyu
     Yapılışı: Benim portakal reçelinde ölçüm kaç kilo portakal ise o kadar su ve şeker kullanmak. Portakalların kabuklarını ister iri rendeleyin istersenizde kürete edin. Bu kabukları suyun 1/2 si ile bir gün suda bekletin. Bu arada dış kabukları rendelenmiş portakalları dilimlenmeden öylece 1 gün bekletin. Ertesi gün kabukları içinde bulundukları suyla beraber ateşe koyup 1-1,5 saat kısık ateşte kaynatın. Portakalları da isterseniz mutfak robotunda parçalayabilir, isterseniz de küçük doğrayabilirsiniz. Portakalların içine suyun kalan 1/2 sini  ekleyip onu da ayrı bir tencerede kısık ateşte 1-1,5 saat kaynatın. Her iki tencereyi aynı anda ateşe koymuş olun ki sıcaklıkları aynı olsun.Kaynayarak hacimleri tencerede yarı yarıya azalsın. Kaynama süresinin sonunda kabukları, portakalların içine suyu ile beraber aktarın. Şekeri üzerlerine dökün. Şekerle birlikte 20-25 dakika kaynatın. Reçelinizin kıvamının koyulaşıp koyulaşmadığını anlamak için kaşıkla bir kaç damla tabağa alın ve soğutun. Yayılmadan donar ve parmakla çekildiğinde uzarsa reçel olmuş demektir. İçine limon suyunu döküp 1-2 taşım daha kaynatın. Reçelin altını kapatıp sıcakken kavanozlara doldurun. Kavanozların ağzı açık reçelin tamamen soğumasını bekleyin. Soğuyan reçel kavanozlarının ağzını kapatıp serin bir yerde saklayın. Afiyet olsun.
      Bu tür sitrüs meyvelerde jöleleşmeyi yapan ''pektin'' portakalın beyaz kısımlarında bulunuyor. Bu nedenle bu kısımlar mutlaka reçelin ve marmelatın içine katılmalı. Şeker konmadan önceki kaynatma süresinin uzunluğu pektin miktarını arttırıyor. Bu tür reçel ve marmelatlarda şeker konduktan sonra kaynatma süresi fazla olmaması gerekir. Yoksa reçelde ki pektin parçalanır, tat ve renk bozulur, jöleleşme olmaz.

22 Ocak 2015 Perşembe

EVDE SOSİS YAPIMI

Evde sosis yapmak harika. Uzun zamandır güvenemediğim için, marketten hazır sosis almıyordum. Sosis yemeği özlemiştim.
Malzemeler: 400gr dana döş etinden kıyma
                     3 tatlı kaşığı ev yapımı yoğurt
                     2 tatlı kaşığı domates salçası (organik veya ev yapımı)
                     3 diş dövülmüş sarımsak
                     1 tatlı kaşığı tuz
                     1 tatlı kaşığı karabiber
                     1 tatlı kaşığı karbonat  
                     1 çay kaşığı kırmızı toz biber
Yapılışı:Salça ve yoğurdu blenderda çekip pembe bir karışım elde edin. Sonra mutfak robotuna tüm malzemeyi koyup macun halinde bir sosis hamuruna dönüştürün. 1 saat buzdolabında ağzını kapatıp bekletin, dinlensin. Orta boy bir tencereye 2/3'üne kadar su koyun, yüksek ateşte kaynatın. Sonra altını kısın, su fokurdamasın. Yağlı kağıtlarınızı 25x40 cm ebadında hazırlayın. Kalın sosis istiyorsanız 4 kağıt, ince sosis istiyorsanız 8 kağıt hazırlayın. Elinizi ıslatacağınız bir kase su hazırlayın. Ellerinizi ıslatıp sosis hamurundan parçalar alıp elinizde yuvarlayın. Kağıda hava boşluğu kalmayacak şekilde sarıp, yuvarlayın. Sıkıca sarılmış olsun ki kaynarken açılmasın. Silindir şeklindeki ruloların iki ucunu şeker paketleri gibi sıkıca bükün. Paketleri 7-8 dakika tencerde fokurdamayan suda kaynatın. Çıkarıp kağıtlarını açın. Döküm tavada veya tost makinasında kızartın. İster kahvaltıda istersenizde sandviç ekmeğinde hardal-ketçap-turşuyla servis edin. Afiyet olsun.
Ben bu sosisi Refika Birgül'den öğrendim. Ellerine sağlık, sayesinde keyifli bir pazar kahvaltısı yaptım.
   
                    

OTLU BÖREK

    Sosu nedeniyle hazır yufkadan yapıldığı belli olmuyor. Çıtır çıtır bir börek. Ege'de yaşıyorsanız yağmur demek, ot demektir. Kış ortasında bir kaç gün yağmur ardından da güneşi gördük mü biliriz ki pazara ot gelecek. Ben de bu hafta pazardan karışık otlar aldım; gelincik, ıspanak, ebegümeci... Fakat siz sadece ıspanak ile de hazırlayabilirsiniz. Ispanağı yıkayıp, kuruttuktan sonra ince kıyın ve baharatla karıştırıp kullanın. Aynı lezzeti yakalarsınız. Tarifi denemeniz dileğiyle. 6-8 Kişilik
Malzemeler: 4 adet hazır yufka
İç malzemesi:300 gr karışık ot (gelincik, ıspanak, ebegümeci )
        100 gr lor
        1 çay kaşığı kırmızı pul biber   
        1 çay kaşığı tuz
 Sos için: 2/3 su bardağı zeytinyağı
        1 yemek kaşığı üzüm sirkesi
        1 yemek kaşığı mısır nişastası
        1 yemek kaşığı un
Üzerine: 1 yumurtanın sarısı
        1 yemek kaşığı susam

Yapılışı: Bir kaseye otları ince kıyın. Lor, tuz ve pul biberle kıyılmış otları karıştırın. Ayrı küçük bir kasede zeytinyağı, sirke,nişasta ve unu çırpıp sosu hazırlayın. Yufkayı tezgaha yayın. Yufkanın yarısına sosdan sürün. Yufkanın diğer yarısını yağladığınız tarafın üzerine katlayın, yarım ay şekline getirin. Bıçakla 4 üçgene bölün. Üçgenin tabanına küçük bir avuç iç malzemesini koyup sigara böreği sarar gibi resimdeki gibi sarın. Yağlanmış tepsiye dizin. Böreklerin üzerine kaşığın sırtı ile sosdan sürün. Yumurtanın sarısını sürün. Üzerlerine susam serpin. 200 derecede önceden ısıttığınız fırında 35-40 dakika üzerleri kızarıncaya kadar pişirin. Sıcak servis edin. Afiyet olsun.
 Not: Ben bu böreği baklavalık yufka ile de yapıyorum ancak onda yağ oranını biraz daha azaltmak gerekiyor. İç malzemesini patatesle yada kıymalı da yapabilirsiniz. Hepsini de yaptım. Çok lezzetli oluyorlar. Ben böreği yaparken otları çiğden kullanıyorum. Önden kavurmuyorum. Daha çıtır oluyor.

21 Ocak 2015 Çarşamba

KEŞKEK


   Düğünlerde yapılan bu yemek, büyük kazanlarda tahta kaşıklarla dövülerek uzun saatlerce odun ateşi üzerinde pişiriliyor. Bu yemeği Tire'de ilk yemiştim. O zamana kadar uzak durmuş ve görüntüsü bulamaca benzediği için çekimser kalmıştım. Fakat tadınca bu lezzetten mahrum kaldığıma çok üzüldüm.  Zaman içinde evde daha pratik olarak pişirmenin yollarını keşfettim.
               6-8 Kişilik
               Malzemeler: 1 kg kuzu bud kuşbaşı doğranmış
                                   0,5 kg akşamdan ıslatılmış aşurelik buğday
                                   1 adet iri kuru soğan küp doğranmış
                                   2 yemek kaşığı tereyağı
                                   2 litre kaynar su
                                   1 tatlı kaşığı tuz  
               Sosu için:    2 yemek kaşığı tereyağı
                                   1 çorba kaşığı domates salçası
                                   1 çay kaşığı kırmızı pul biber

                Yapılışı: Düdüklü tencerede tereyağını kısık ateşte eritin, soğanları hafif kavurun, pembeleşmesin. Üzerine kuzu etini ekleyin ve ateşi orta ateşe getirip etleri hafif mühürleyin, kahverengileşmesin. Üzerine ıslattığınız aşurelik buğdayların suyunu süzüp ekleyin. Kaynar suyu ve tuzu ekleyip düdüklü tencerenin kapağını kapatıp kısık ateşte 30 dakika pişirin. Tencerenin ağzını açıp biraz yemek serinledikten sonra el blender ile püreyi çırpın. İçinde ki etleri tamamen parçalamanıza gerek yok. Buğdayların parçalanması yeterli. Bir tavada sos için ayırdığınız tereyağını eritin, üzerine pul biberi eleyip hafif yağı pembeleştirin. Salçayı ekleyin. Sosunuz salça yağda kum kum olduğunda hazırdır. Servis tabaklarına aldığınız keşkeğin üzerine sosunuzu bir kaç kaşık ekleyip yemeğinizi sıcak olarak servis edin. Afiyet olsun.
                     Hazırlaması oldukça basit olmasına karşın son derece lezzetli bir yemektir. Ziyafet sofralarınızda gönül rahatlığıyla yer verebilirsiniz. Arzu ederseniz blenderle püreyi parçaladıktan sonra içine 1 avuç haşlanmış nohut atabilirsiniz.

İNCİRLİ KEK


   İncir kurusu keke çok yakışıyor. Yumuşaklığı ile ağzınızda dağılıyor. Bir dilimin asla yetmediği bir kek çay saatlerinize eşlik etsin.
   Malzemeler: 250 gr erimiş tereyağı
                                 3 yumurta
                                 1,5 su bardağı şeker
                                 1 kaşık limonla eritilmiş karbonat
                                 1 su bardağı ceviz içi-fındık içi karışımı
                                 10 tane suda haşlanıp küçük doğranmış kuru incir
                                 1 tatlı kaşığı tarçın
                                 2 su bardağı un
     Yapılışı: Oda sıcaklığında ki yumurta ve şekeri bir kasede çırpın. Üzerine ılık tereyağını döküp tekrar çırpın.Kek yaparken el çırpıcısı kullanmak daha iyi sonuç veriyor. Eritilmiş karbonatı, unu, tarçını ekleyip karıştırın. İncirleri haşlanmadan önce doğrayın. Kapaklı bir tavada az bir suyla bir kaç taşım kaynatmanız yeterli, yumuşayınca altını kapatın ve suyunu süzün. Ceviz ve fındık içini, incirleri hamurunuza ekleyin. Yağlanmış dikdörtgen bir fırın kabına kekinizin hamurunu dökün. Önceden ısıtılmış 180 derecedeki fırınınızda 40-45 dakika pişirin. Fırına konduktan sonra ilk 10.cu dakikada keki fırından çıkarmadan fırının içinden biraz çekip bıçakla üstünü çizin ve fırına tekrar sürün. Afiyet olsun.


             Ben bu keki iş arkadaşım Özlem Hanımdan 18 yıl önce öğrenmiştim. 18 yıldır pişiriyorum ve ailem severek yiyor. Kendisini sevgiyle anıyorum.    
                    

20 Ocak 2015 Salı

KURU PATLICAN DOLMASI

Kış aylarında kurutulmuş patlıcanla hazırlanan bu dolmaları, isterseniz ana yemek, isterseniz de meze tabağında ana yemek öncesi iştah açıcı olarak sunabilirsiniz. Oldukça kolay ve lezzetli bu tarifi, denemenizi diliyorum. 4-5 Kişi için;
Malzemeler: 25 adet kuru patlıcan
     250 gr dana kıyma
     1/2 su bardağı pilavlık bulgur
     2 yemek kaşığı ceviz içi (iri çekilmiş)
     1 adet rendelenmiş kuru soğan
     1 yemek kaşığı biber salçası
     1 yemek kaşığı domates salçası
     1 tatlı kaşığı nar ekşisi
     1'er çay kaşığı kuru nane, karabiber, kırmızı pul biber
     1 çay kaşığı tuz
     5 yemek kaşığı sıvı yağ 
                               
Yapılışı: Yıkadığınız kuru patlıcanları, 5 dakika kaynar suda bekletin, şişsin. Patlıcanın iç harcını hazırlayın.
     Bulguru yıkayıp biraz suluca derin bir kaseye alın. 2 yemek kaşığı sıvı yağ üzerine ekleyin. Eti, ceviz içini, soğanı, nar ekşisini, karabiberi, kırmızı pul biberi ve 1 çay kaşığının yarısı tuzu da bulgura ekleyin. Bir kasede ise  biber ve domates salçasını karıştırın.Bu karışımdan 1 çorba kaşığı alıp bulgura ekleyin. Bulguru üzerine eklediğiniz malzemelerle yoğurun.
     Şişen kuru patlıcanların suyunu süzdükten sonra hazırladığınız bu  iç harcı ile yarı yarıya doldurun. Dolmaların ağız kısmı biraz boş kalsın. Elinizle ağız kısmını yassıltarak kapatın. Kalan 3 yemek kaşığı sıvı yağı yayvan bir tencereye koyun. Doldurduğunuz kuru patlıcanları ağızları tencerenin orta kısmında üst üste gelecek şekilde dizin.
     Ayırdığınız salça karışımını suyla ezip, doldurulan patlıcanların üzerine dökün. Kalan tuzuda üzerlerine serpin. Tencereye, dizilen patlıcanların yarısına kadar ılık su doldurun. Dolmaların üzerine küçük bir porselen tabakla bastırın, tabak üzerlerinde kalsın. Tencerenin kapağını kapatıp kaynayana kadar orta ateşte, kaynamaya başladıktan sonra kısık ateşte 20-25 dakika pişirin. Ana yemek olarak servis yapacaksanız sıcak servis yapın. Eğer ordövr olarak servis edecekseniz soğuk da servis edilebilir. Afiyet olsun.

  

SUSAMLI TAVUK

                       2 Kişilik
                       Malzemeler: 2 parça tavuk göğsü eti
                                            4 çorba kaşığı un
                                            4 çorba kaşığı susam
                                            1 yumurta
                                            1 çay kaşığı tuz
                                            1 çay kaşığı kırmızı toz biber
                                            1 tatlı kaşığı hardal
                                            1/2 çay fincanı soya sosu
                                            4 dilim kaşar peyniri
                                            Kızartmak için tavanızın tabanını yağlayacak kadar sıvı yağ

                        Yapılışı: Tavuk etlerini bir bıçakla keserek inceltin. Önce soya sosuna yatırın. Soya sosunda 10 dakika beklettikten sonra önce una bulayın. Ardından yumurta, hardal,tuzu bir kapta çırpın. Tavukları buna bulayın. Ardından da susama bulayın. Bu arada ateşte kızmış tavaya tavukları yerleştirip her iki yüzünü altın sarısı renkte kızartın. Kızarttığınız tavukları fırın tepsisine alın. Üzerlerine kaşar peyniri dilimlerini koyup bunun da üzerine kırmızı toz biberi serpin. Önceden 200 derecede ısıtılmış fırının üst gözünün bir alt katında 10 dakika peynirler kızarıncaya kadar pişirin. Sıcak servis edin. Afiyet olsun. 

FIRINDA KAZANDİBİ

 Ailemiz için geleneksel bir tatlı olan bu tarifi çok uzun yıllardır pişiriyoruz. Hem çok kolay hemde çok lezzetli, denemenizi dilerim.                    
 8 Kişilik
 Malzemeler: 1,5 litre süt
                    1 su bardağı şeker
                    5,5 çorba kaşığı pirinç unu
                    3,5 çorba kaşığı mısır nişastası
 Yapılışı: Sütü orta ateşte kabarmaya yakın ısıtın. Bu arada pirinç ununu ve nişastayı bir kasede bir kaç yemek kaşığı suyla ezin. Kabarmaya yakın ısınan süte şekeri ve ezilmiş pirinç unu ve mısır nişastasını yavaşça akıtarak ekleyin. Bu ekleme sırasında bir el çırpıcısı ile sütü sürekli karştırın. 1-2 taşım karıştırarak kaynatın, katılaşsın. Bu arada önceden yağlayıp un serptiğiniz fırın tepsisine kazandibini döküp fırının yalnızca üst gözünü yakın. Tepsiyi fırının en üst gözünün bir altına yerleştirin. Üzeri kızarırken kabaracaktır. 200 derecede 30-40 dakika kadar üzerinin kızarması sürebilir. Üzeri kahverengine yakın kızarınca fırından çıkarın. Oda ısısına gelene kadar dışarıda soğutun. Daha sonra da buzdolabında 1 saat bekletip servis yapın. Afiyet olsun.
                        Bu tatlı benim kayınvalidemin tarifiydi. Bu nedenle benim için adı ''Şerife Sultan Tatlısı'' dır. Kendisini sevgiyle anıyorum.
                      
                                            

19 Ocak 2015 Pazartesi

EKŞİ MAYALI EV EKMEĞİ



















Ben, akşam yemeği öncesi tereyağı ile servis etmek için yayvan bir cam kapda pişirdim ve minik kanape dilimleri oluşturmak için resimde gördüğünüz gibi kestim. Siz, daha dar ve çukur bir kapda pişirebiliriz. İsterseniz pişireceğiniz zaman üzerine kekik serpebilirsiniz. Pişerken hoş bir aroma verecektir.
Malzemeler:1,5 su bardağı ekşi maya (kış hazırlığı bölümünde tarifi var)
                    3 su bardağı un
                    1 su bardağı ılık süt
                    1 çay kaşığı tuz
                    1 çorba kaşığı şeker veya pekmez
Yapılışı: Tüm malzemeyi porselen bir kapta tahta kaşıkla karıştırarak cıvık bir hamur elde edin. Üzerini nemli bir bezle örtün ve oda sıcaklığında bir yerde 6-8 saat dinlendirin. Dinlenen hamuru ekmeği pişireceğiniz kabı yağlayıp bu kaba aktarın. Bu kaptada yine 6 saat dinlendirin. Böylece hamurunuz iyice kabarmış ve gözenekleri artmıştır. Önceden 200 derecede ısıttığınız fırına ekmek hamurunuzu yerleştirirken çatalla üzerini bir kaç yerden delin. 200 derecede 30 dakika piştikten sonra fırının ısısını 180 dereceye düşürün 20-30 dakika da bu ısıda pişsin. Pişen ekmeğinizi fırından çıkardıktan 5 dakika sonra bir ızgara teline ters çevirerek pişirme kabından ayırın. Izgara teli üzerinde ekmek soğuduktan sonra dilimleyin. Sıcakken kesmeyin. Çünkü dışarıda da kendi ısısı ile soğuyana kadar pişme süreci devam ediyor. Soğuyan ekmeğinizi istediğiniz gibi tüketebilirsiniz. Afiyet olsun.
 

SICAK TAHİN

                    1 Kişi için
                    Malzemeler: 1 su bardağı kaynar süt
                                         1 çorba kaşığı tahin
                                         2 çorba kaşığı üzüm pekmezi
                    Yapılışı: Kaynar süte tahin ve pekmezi katıp karıştırın. Sıcak servis edin.
                    Soğuk kış günlerinde üzerinde oluşan köpükle capuccino duygusu veren lezzetli bir içecek.Afiyet olsun.  

MANTARLI TART

Lezzetli bir mantarlı tart tarifi. Üzerine farklı malzemeler ekleyerek de çeşitlendirebilirsiniz. Tarifi denemeniz dileğiyle. 3-4 Kişilik
Malzemeler: Hamuru için:2 su bardağı elenmiş un
     1 çay kaşığı kabartma tozu
     1 çay kaşığı tuz
     1 yumurta
     100 gr tereyağı
     2 yemek kaşığı su
Üzerinin harcı için:1 baş kuru soğan
     2 adet yeşil biber
     4 yemek kaşığı sıvı yağ
     500 gr mantar
     1'er çay kaşığı tuz, kırmızı pul biber, karabiber
     1/2 su bardağı kaşar peyniri rendesi
     2 yemek kaşığı kıyılmış maydanoz

     Yapılışı: Hamur malzemesinin hepsini çukur bir kapta karıştırıp yoğurun. Kapaklı bir kapta buzdolabında yarım saat dinlendirin. Bu arada üzerinin malzemesini hazırlayın.
     Mantarları yıkarken akan suyun altında yıkayın, suda bekletmeyin. Suda bekletirseniz içerisine su çeker, diriliği ve lezzeti kaybolur. Mantarların sap ve şapka kısımlarının pişme süreleri farklıdır. Bu nedenle mantar pişirirken her zaman şapka kısmını sapından ayırıp ikisini farklı kaplara doğrayın. Yemek pişirirken her zaman sebzelerin pişme sırası takip edilirse yemeğin lezzetli olacağı unutulmamalıdır. Bu kısa anımsatmadan sonra artık kişin üst malzemesini hazırlayalım.
     Sıvı yağı koyduğunuz tavayı orta ateşe koyun. Soğanları jülyen doğrayıp ateşte kavurun. Üzerine ince kıydığınız yeşil biberleri atıp bunları da kavurduktan sonra mantarların sap kısmını tavaya atın bu sırada ateşi harlı ateşe getirin. Ardından harlı ateşe mantarların şapkasını atın. Tuzu ekleyin. Karıştırarak mantarları 8-10 dakika kavurun. Mantarı pişirirken her zaman harlı ateş kullanın ki mantar suyunu salmasın. Çok az su salarsa da suyunu çekince ateşi kapatın. Ocaktan alıp bir başka kaba bu harç malzemesini boşaltıp soğutun. Üzerine kırmızı pul biberi ve karabiberi serpin.
     Hamuru buzdolabından çıkarıp yağlanmış tart kapına yayın. Üzerine üst malzemesini yayıp 180 derecede ısıttığınız fırında 40-45 dakika pişirin. Piştiğini tart kalıbının kenarlarında ki hamurun kızarmasından anlayabilirsiniz. Fırından çıkarmadan 10 dakika önce üzerine maydanozu onun da üzerine kaşarpeynirini serpip tekrar fırına sürün. Peynir üzerinde eriyip hafif kızarınca fırından çıkarıp hafif ılımasını bekleyin. Afiyet olsun.